Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikası'nı ve Kullanım Şartları'nı kabul etmiş olursunuz.
Accept

“Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır”

Mustafa Kemal ATATÜRK (1929)

Otel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek GazetesiOtel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek GazetesiOtel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek Gazetesi
  • Ana Sayfa
  • GÜNDEM
  • GASTRONOMİ
  • GEZİYORUM
    • GEZİ YORUM
  • RÖPORTAJLAR
  • YAZARLAR
    • YAZARLAR
    • AKADEMİK YAZILAR
  • E-GAZETE
Reading: HARASE
Share
Bildirimler Daha Fazla
Font ResizerAa

“Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır”

Mustafa Kemal ATATÜRK (1929)

Font ResizerAa
Otel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek GazetesiOtel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek Gazetesi
  • Ana Sayfa
  • GÜNDEM
  • GASTRONOMİ
  • GEZİYORUM
  • RÖPORTAJLAR
  • YAZARLAR
  • E-GAZETE
Search
  • Ana Sayfa
  • GÜNDEM
  • GASTRONOMİ
  • GEZİYORUM
    • GEZİ YORUM
  • RÖPORTAJLAR
  • YAZARLAR
    • YAZARLAR
    • AKADEMİK YAZILAR
  • E-GAZETE
Have an existing account? Sign In
Follow US
SEKTÖRÜN BASILI TEK GAZETESİ
Anasayfa » Blog » HARASE
YAZARYAZARLAR

HARASE

Asim TOPCUOGLU
Last updated: 22 Kasım 2017 16:19
Asim TOPCUOGLU Published 22 Kasım 2017
Share
SHARE

Zülfü Livaneli’nin, Ortadoğu’da İşid’in Ezidi Halkına yaşattığı zulmü anlatan “Huzursuzluk” romanında ‘vay be bu kadar da olur mu?” demeden duramıyorsunuz…

Bu sürükleyici romanın bir bölümünde bilge bir kişiliğin yaptığı tespit ise çok yerinde olmuş. Şöyle diyor o bilge: “Harese nedir bilir misin oğlum? Arapça eski bir kelimedir. Bildiğin o hırs, haris, ihtiras, muhteris sözleri buradan türemiştir.                                                                                              

Develerin çölde çok sevdiği bir diken vardır. Deve, dikeni yedikçe ağzı kanar. Tuzlu kanın tadı, dikeninkiyle karışınca; bu, devenin daha çok hoşuna gider. Kanadıkça yer, bir türlü kendi tadına doyamaz… Ortadoğu’nun adeti budur, tarih boyunca birbirini öldürür ama aslında kendini öldürdüğünü anlamaz. Kendi kanının tadından sarhoş olur…” Bu çok doğru bir tespit.

Bence, bizim ülkemizdeki rant tutkusu da buna paralel bir hareket. Anadolu’nun köylerinde ve küçük beldelerinde yaşayan toplumlar farkında olmadan yavaş yavaş büyük şehirlere dolaylı olarak göç ettiriliyor.

Kırsal kesimin iticiliği ve kentin çekiciliği birbirini tamamlayan karşılıklı etkileşim içinde olan ve bir araya geldiklerinde nüfusu hareketlendiren etkenler. “İstanbul’un taşı toprağı altındır”gibi anonim deyişler biçiminde kendini belli eden kültürel öğeler de diğerlerinin yanı sıra kentin çekiciliğini artırarak, kente olan büyük göç akımını pekiştirmiştir.

Yani devenin çölde sevdiği diken tadında, modern yaşam tutkusu, ekonomik rahatlık, sosyal zenginlik, kolay iş bulabilme, hızlı ulaşım(!) , eğitim olanakları, tüketme arzusu ve terörden kaçış gibi çoğaltılabilen birçok örnek…

Dolayısıyla bunları yaşamak için gelen toplumlar, doğup büyüdükleri yerleri bırakarak üretmedikleri için topraklarını verimsizleştiriyor ve geldikleri şehirlerin toprak, arazi değerlerinin yükselmesine sebep oluyorlar. Bu da belli bir kesimin ağzını sulandırarak, rant arzularını kabartıyor.  Ve yapılan binalar tekrar tekrar yapılıp yıkılıp ‘kentsel dönüşüm’ adı altında tekrar millete kakalanıyor. Kendisine “Sen böyle bir yerde yaşamayı hak ediyorsun” dendiği için, hem bu rantçıların tutkusuna alet olunuyor, hem de insanın nefes almasını sağlayan doğa da parça parça katlediliyor, kültürler de yok ediliyor… Her zaman, hikayesi olan mistik sokaklara özlem duyuluyorsa, doğal köy yaşantısına da olduğu gibi, karar verilirken tekrar tekrar düşünülmeli.

Bununla paralel “sen üretme tüket “algısı da oluşturularak bir model yaratılıyor, insanlar da belli aralıklarla bu modele alıştırılıyor ve “sende öyle yapmalısın” imajı verilerek herkes adeta kopyalanıyor. Yediği, içtiği, giydiği, kullandığı her şey buna göre planlanıyor. Ve insanoğlu bundan çok zevk alıyor ve değişikliği sürekli istiyor. Ama üretemiyor!

Yani ülkemiz insanı kendi kendini yok ediyor, farkında bile olamadan… 

Bu harese ya bir an önce bitmeli ya da bitmeli!

Göz At

Gerçekten Misafir Odaklı Olmak Ne Demek? RevPAR dan RevPAG’a geçiş…

MEAT BURGER GURME MUTFAK ŞUBESİNİ ESENLER’DE AÇTI

Jirayr Zagikyan Bir Zamanlar Hilton’da Bölüm 19

Lüks ve Özelleştirilmiş Seyahat Deneyimleri Hayatın Tadını Çıkarmak İçin Bir Fırsat

Arkasından yazı yazılacak adamlar, Hüsnü TAYANÇ

TAGGED:ASIM TOPÇUOĞLUYAZAR
Share This Article
Facebook Twitter Pinterest Whatsapp Whatsapp LinkedIn Telegram Email Linki Kopyala Yazdır
Share
Bir Cevap Bırak

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

https://www.istanbulturizmfuari.com.tr/

https://www.ttiizmir.com.tr/

Son Yazılar

  • Uzungöl’de Yenileme Çalışmaları Hızla Devam Ediyor! 17 Mayıs 2025
  • Fidan, Suudi Arabistan’da Ticaret Hedeflerini Belirleyecek 17 Mayıs 2025
  • Grand Kartal Otel Yangınında 13 Şüpheliye Hapis İstendi 17 Mayıs 2025
  • Bolu’daki Yangında 13 Şüpheliye 1998 Yıl Hapis İstemiyor 17 Mayıs 2025
  • Makedonya’da Türk Yatırımına 100 Milyon Avro Temel Atıldı! 17 Mayıs 2025

Üyeliklerimiz

Hakkımızda

Otel Gazetesi
Hızlı Linkler
  • Ana Sayfa
  • GÜNDEM
  • GASTRONOMİ
  • GEZİYORUM
    • GEZİ YORUM
  • RÖPORTAJLAR
  • YAZARLAR
    • YAZARLAR
    • AKADEMİK YAZILAR
  • E-GAZETE
Kategoriler
  • Ana Sayfa
  • GÜNDEM
  • GASTRONOMİ
  • GEZİYORUM
    • GEZİ YORUM
  • RÖPORTAJLAR
  • YAZARLAR
    • YAZARLAR
    • AKADEMİK YAZILAR
  • E-GAZETE

Abone Ol

E-posta bültenimize ücretsiz bir şekilde Abone Ol!

Otel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek GazetesiOtel Gazetesi / Turizmin Basılı Tek Gazetesi
Follow US
© Otel Gazetesi. Webixmo tarafından geliştirilmiştir. Tüm Hakları Saklıdır.
  • Ana Sayfa
  • Contact & Künye
  • Yazarlar
  • E-GAZETE
  • OTELE ELEMAN
  • Üyelik – GİZLİLİK BEYANI
Welcome Back!

Sign in to your account

Şifremi unuttum