Türkiye Otelciler Birliği Başkanı Müberra Eresin, Turizm Sektörünün ilk 6 ayını Hotel Gazetesi’ne değerlendirdi.
Değerlendirmede Hükümet kararlarının ve desteğinin önemine değinen Eresin, Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy’a, Sağlık Bakanı Koca’ya, Hazine ve Maliye Bakan’ı Elvan’a ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti.
Turizm, Pandemiden en çok etkilenen sektör oldu. Türkiye Otelciler Birliği Başkanı Müberra Eresin, ekibiyle birlikte pandemi sürecini durmadan çalışarak, yaptığı görüşmeler, seminerler, eğitimlerle dolu dolu geçirdi, çıkış yolları aradı. Zaman geldi, moral desteği sağladı. En önemlisi Kısa Çalışma Ödeneğinin devam etmesi için de yılmadan verdiği mücadelede başarıya ulaştı.
Gösterdiği bu azim ve mücadeleyi bizler de yakından takip edip, sektörü bilgilendirdik. Aldığınız sonuçların sektör çalışanları tarafından taktirle karşılandığını gördük.
TÜROB Başkanı Müberra Eresin’den, mücadeleyle geçen 2021 yılı ilk 6 ayının değerlendirmesini istedik.. İşte aldığımız yanıt:
GEÇEN YILDAN FARLI DEĞİL!
Geçen yıl pandemiden en fazla darbe yiyen sektör turizm oldu. Ne yazık ki bu yıl da geçen yıldan pek farklı olduğunu söyleyemeyiz. İlk 6 ayda geçen yıldan daha zor bir yıl geçirdik. Sadece açık olan otellerde mayıs ayı doluluk oranları İstanbul’da yüzde 22.8, Antalya’da yüzde 31, Türkiye ortalaması ise yüzde 25 oldu. Kapalı otellerimizi de ortalamaya dahil ettiğimizde dolulukların tek haneye düştüğünü söyleyebiliriz.
HENÜZ İSTİKRAR SAĞLANAMADI
Ülkemizde ve tüm dünyada tatil ve sayahat talebinde her geçtiğimiz gün ilgi artmakla birlikte bu durumu bir patlama olarak değerlendirmek yanlış olur. Zira turizm ve seyahate yönelik sınırlamalar dünyanın hiçbir noktasında henüz tam olarak kaldırılmamıştır. Ülkeler arasında pandemiye yönelik süreç yönetimi, bulaşının durdurulamaması, koruma ve kontrol yöntemleri gibi uygulamalar, yüksek tüketici talebine karşın seyahatleri mümkün kılmamaktadır. Her an iptal edilen uçak seferleri, sınırlarda sürekli değişiklik gösteren test ve PCR uygulamaları, değişken vize koşulları gibi şartlar tam olarak düzelmediği takdirde turizm ve sayahat alanında bir istikrardan bahsetmemiz mümkün değil.
BAKAN ERSOY’A TEŞEKKÜR ETMELİYİZ
Rusya’dan sonra diğer büyük pazarlarımızdan da olumlu haberler gelmesini umut ediyoruz. Ancak bu, turizmde işler hemen açılacak demek değil. Sürekli olarak dile getirdiğimiz üzere, turizmin açılması için aşılamanın tamamlanması ve uluslararası uçuşların ve sınırların tam olarak açılması öncelikli iki ana unsur şu anda. Almanya’nın kısmen, Rusya’nın ise şimdilik tamamen açılmasının etkilerinin resort olarak adlandırdığımız sahil bölgelerimizde etkilerinin ancak 1 ay sonra görülmesini bekliyoruz.
Rusya pazarının açılması sektör için elbette çok olumlu bir gelişme olmuştur zira özellikle güney sahillerimiz açısından beklenen bir haberdi. Bu konuda yoğun temaslar yürüten başta Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Bakan Mehmet Nuri Ersoy olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkürlerimizi sunarız. Bununla birlikte aşılamanın da çok hızlanması hem Türkiye hem sektörümüz adına sevindirici ve moral verici bir gelişme oldu. Bu olumlu gelişmelerin sektöre de pozitif etkilerini kısa süre içerisinde bekliyoruz…
ŞEHİR OTELLERİNDE DURUM BEKLENTİLERİN ALTINDA
Şehir otelleri olarak her zaman misafirlerimizi ağırlamaya hazırız. Ancak şehir otelleri olarak talep kısmında sıkıntılıyız. Rusya ve Almanya gibi büyük pazarların açılması şehir otellerinin de işlerinin açılacağı anlamına gelmiyor. Özellikle bu yıl bahar aylarından itibaren öngördüğümüz hareketlenme beklentimiz maalesef gerçekleşmedi. Rusya pazarının açılmasıyla ilk işaretler kıyı bölgeler için olumlu olsa da şu anda sektördeki durum beklentilerin çok altında. Şehir otellerinin durumu ise çok daha zor. Avrupa’dan ve diğer büyük turizm pazarlarımızdan gelen sinyallere bakıldığında şehir otellerinin işleri yıl sonuna kadar çok zor görünüyor.
Özellikle şehir otelleri için çok önemli olan toplantılar, konferanslar, fuarlar vs etkinlileri kapsayan MICE turizminde, iş seyahatlerine yönelik konaklamalarda bu yılın son aylarına kadar herhangi bir hareketlenme beklemiyoruz.
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) olarak üyesi olduğumuz Avrupa Oteller, Restoranlar ve Kafeler Birliği’nin (HOTREC) öngörüsüne göre, şehir otellerinde pandemi öncesi rakamlara 2024 yılından önce dönülemeyecek.
Maalesef yılın ikinci yarısından itibaren öngördüğümüz canlanma beklentileri sekteye uğramış durumda.
2019 YILI RAKAMLARINA ULAŞMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL
Daha önce de söylediğimiz gibi son dakika gelişmeleri bu yılı belirleyecek en önemli unsur olarak öne çıkıyor. Hem yerli hem yabancı turist için geçerli bu. Bazı tatil beldelerinde mevsimsel koşullar nedeniyle az da olsa yaşanan turizmde hareketlenmenin tüm ülkenin yansıması olduğunu söyleyemeyiz.
Bu yıl sonu itibariyle 2019 yılı rakamlarına ulaşmamızı mümkün görmüyoruz. 2021’in ikinci yarısından itibaren yükselme beklentimiz Eylül 2021 olarak revize edildi ve işlerin o tarihte yeniden yavaş yavaş başlaması ümidimizi koruyoruz. Bu ümidimizin gerçekleşmesi için de mutlaka ve mutlaka aşılama programının tamamlanması, uluslararası hava trafiğinin ve tüm sınırların açılması şart.
Turizm sektörü 7-8 ay daha destek alabilirse, 2022 yılından itibaren takip eden 2-3 yılda tüm kayıpları kapatıp üzerine çıkacaktır ve Türkiye ekonomisine eskiden olduğu gibi en büyük desteği verecektir. 2022 yılının ve en geç 2023 yılının, sektör açısından normale dönme ve 2019 yılını yakalama ihtimali
AŞI POLİTİKASI UMUTLARIMIZI ARTIRDI
Aşılanmanın hızlanması hem Türkiye hem sektörümüz için çok sevindirici. Sektöre pozitif etkisi olacaktır mutlaka. Nisan ayında başlayan çalışmalarla sektör çalışanlarının büyük bölümü aşılanmıştı. Ancak butik ve küçük otellerde çalışanlar bu imkandan faydalanamamıştı. Tüm SGK’lıların ve 18 yaş üzeri tüm vatandaşların aşılama programına alınması çok olumlu ve sevindirici oldu. Bu nedenle Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca’ya teşekkürlerimizi sunarız. Yeni normal olarak adlandırdığımız bu süreçte otellerimizdeki yemek, büfe ve servis sunuş şekilleri de değişti. Açık büfeler kontrollü olarak sunulmaya başlandı, uygulamanın tüketicide oluşan hijyen hassasiyeti nedeniyle pandemi sonrasında da kontrollü olarak sürmesini bekliyoruz.
Vaka sayılarının azalması ve kısıtlamaların kalkmasıyla doğal olarak kıyı bölgelere daha fazla talep olacaktır. Özellikle Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Çanakkale ve Balıkesir sahillerimizin yaz döneminde öne çıkmasını bekliyoruz.
KÇÖ VE DİĞER DESTEKLER YIL SONUNA KADAR UZATILMALI
Geldiğimiz bu noktada, özellikle şehir otelleri kısmında turizme yönelik beklentilerimizde henüz olumlu bir gelişme olmadığı dikkate alınarak gerek kısa çalışma ödeneği gerekse nakdi ücret desteğinin yıl sonuna kadar uzatılması sektör çalışanlarımıza moral olacak ve işverenlere rahat bir nefes aldıracaktır, ancak yıl sonu olamıyorsa bile bu dönem için en azından Eylül 2021’e kadar bu desteklerin turizme özel uzatılması bizler için gerçekten hayati önem taşıyor.
Konaklamada KDV oranlarında indirim temmuz ayı sonuna kadar uzatılmasından memnuniyet duyuyoruz. Ancak bu desteğin de yıl sonuna kadar veya en azından Eylül 2021’e kadar uzatılması taleplerimiz arasında yer alıyor.
En önemli beklentilerimizden biri de işletmelerimizin yaşadığı likidite problemine bir çözüm yolu açılabilmesi
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında düzenlenen toplantıda da dile getirdiğimiz şekilde sektörümüzün banka borç ve kredilerinin yeniden yapılandırılması ve finansal sorunların çözümüne yönelik önerimiz, Kültür ve Turizm Bakanlığı işletme belgeli tesisler için Bakanlık koordinasyonunda, Belediye belgeli tesisler için ise Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) koordinasyonunda turizm sektörü ile Türkiye Bankalar Birliği arasında “Finansal Çerçeve Anlaşması” imzalanabilmesidir.
Anlaşmada;
– Eximbank veya Kamu Bankalarımız aracılığıyla, turizm işletme belgeli tesislere kısa-orta vadeli işletme kredi programı ile ilk 2 yılı ödemesiz dönemli 5 yıl vadeli düşük faiz oranlı kredi kullandırılması,
– Vadesi dolan, Rotatif ve Spot Kredilerin KGF kredisine dönüştürülerek yeniden yapılandırılması,
– Taksit dönemi gelmiş KGF Kredilerinin ödeme süresinin 6 -12 ay süreyle ertelenmesi,
– KGF kredilerinin kamu ödemelerinde de kullanılması
gibi konular yer almalıdır.
ANCAK BU ŞEKİLDE YIL SONUNA KADAR DAYANABİLİRİZ
İşletmelerimizin finansal ihtiyaçlarının çözüme kavuşturulmasıyla birlikte sektör bir yıl daha dayanma gücü bulacaktır. Bu süreç sonunda, hükümetimizin desteğinde alınan/alınacak ekonomik ve sosyal önlemler, sektörün gelişmiş tecrübesi ve krizleri yönetme kabiliyeti ile birçok geçmiş krizlerde olduğu gibi, ilk güçlenerek krizden çıkacak sektörün yine Turizm Sektörü olacağına eminiz. Pandemi sonrasında güçlü bir toparlanma ile tüm kayıplarımızı telafi etmeyi ve Türkiye ekonomisine katkılarımızı önceden olduğu gibi sürdürmeyi hedefliyoruz.
Bu vesileyle sektörümüzden ilgi ve desteklerini esirgemeyen, her zaman sektöre duyduğu inanç ve güven için Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Kültür ve Turizm Bakanımıza ve Sayın Hazine ve Maliye Bakanımıza şükranlarımızı sunarız.