Turizm sektörü pandemiyle birlikte tamamen durma noktasına gelmiş olsa da pandeminin hafiflemesiyle yeniden aynı görkemli günlerine geri döndü. Turizm faaliyetlerinin insanlar için vazgeçilmez olduğunu düşünüyorum. Çünkü dünyamız, o kadar çok görülesi muhteşem manzaralar, eşsiz vahşi yaşam, hayran olunası kültürel miras değerleriyle dolu ki… Keşfetmekle, her birinden ayrı ayrı keyif almakla bitmez. Ancak, bazen bu artan keşifler, büyük kitleler tarafından yapılan seyahatler yerel toplulukları ve kaynakları olumsuz yönde etkileyecek yada yok olmasına neden olacak acımasız şekilde gerçekleştiriliyor. Bazı sivil toplum kuruluşları tarafından gezegenimizin esenliğini savunmak için güçlü kampanyalar yürütülüyor olsa da – ne yazık ki ona karşı devam eden kötü muamelemiz yıkıcı etkiler bırakıyor. Seyahat etmek, farklı kültürleri tanımak, turizm faaliyetlerine katılmak çok güzel bir şey ancak bunu gerçekleştirirken sorumlu davranmamız ve bu dünyada yaşayan güzel, eşsiz vahşi yaşamı, doğayı ve toplulukları da korumamız gerekiyor. Bu şekilde vahşice tüketmeye devam edersek gelecek jenerasyonlara bırakabilecek yaşanası bir dünya kalmayacak. Sürdürülebilirliği sağlamanın sorumluluğu hepimizde.
2002 yılında Cape Town’da gerçekleştirilen Dünya Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi’nde ilk kez tanımlanan “Sorumlu Turizm” kavramı çevre ve sürdürülebilirlik bilincinin artmasıyla gerçek anlamıyla gündemimize oturdu. Odağı “insanların yaşaması için daha iyi yerler ve insanların ziyaret etmesi için daha iyi yerler yapmak” olan Sorumlu Turizm, işletmecilerin, otelcilerin, hükümetlerin, yerel halkın ve turistlerin sorumluluk almasını, turizmi daha sürdürülebilir kılmak için harekete geçmesini gerektiriyor.
Aslında çok zor bir şey değil. Ticari turizmin sahip olabileceği olumsuz etkileri en aza indirmek için seyahat ederken atacağımız birkaç küçük adımla hepimiz sorumlu turistler olabiliriz.
Sorumlu turizm nedir?
Sorumlu turizm; bireylerin -kişisel düzeyde- sorumluluklarını fark etmesini sağlayan bireysel olarak “SEN nasıl bir fark yaratabilirsin?” sorusuna cevap arar.
Her geçen yıl biraz daha artan turizm hareketlerinin çevreye verdiği zarar da buna paralel olarak aynı hızla artmakta. Ancak doğanın, kültürel mirasın ve toplulukların ömrünü destekleyecek, sürdürülebilirliğini sağlayacak şekilde hareket etmek sorumlu turizmin konusu. Sorumlu turizm, turizmin ziyaret ettiğimiz yerel topluluklar üzerindeki olumsuz sosyal, ekonomik ve çevresel etkilerini azaltmaya çalışır. Çevreye saygı duymak ve yerel halkın yaşam kalitesini bozmamak, iyileştirmek, sorumlu bir turist olmak için çok önemlidir. Doğayı, yereli ve kültürü korurken yerel halka fayda sağlayan sürdürülebilir turizm esastır. Sorumlu bir turist olmak için süper bir eko-savaşçı olmanıza gerek yok; sadece sorumluluklarınızın farkında olun yeter.
Ancak, günümüzde “aşırı turizm”in birçok popüler destinasyona zarar verdiğini üzülerek görüyoruz. ‘Aşırı turizm’, bir destinasyonun yerel topluluk, vahşi yaşam veya turist deneyimi için zararlı olan aşırı ziyaretçi sayısı almasıdır. ‘Aşırı turizm’ altyapıya zarar verebilir; turist kitlelerinin verdiği rahatsızlığı nedeniyle yerel halkta huzursuzluk; somut yada somut olmayan kültürel mirasın zarar görmesi gibi sonuçlar doğurabilir. Aynı zamanda turist deneyimini de olumsuz yönde etkileyebilir çünkü insan kalabalığıyla çevrili bir alanı ziyaret etmek, doğal güzelliğinden uzaklaştırır. Aslında sorumlu turizm, yerel geleneklere, kültürlere ve çevreye saygı meselesidir. Yerel toplulukların refahını korumak, ekonomilerini canlandırmak ve kendinizi seyahatlerinize tamamen kaptırmak için “kültürel olarak duyarlı” olmak önemlidir. Popüler destinasyonlardaki “aşırı turizm” konusunda sorumlu turizm farkındalık yaratmaya çalışır.
Sorumlu turizm tüm paydaşlar tarafından benimsendiğinde;
turizmin getirdiği olumsuz ekonomik, çevresel ve sosyal etkiler en aza indirgenir;
yerel halk için ekonomik faydalar sağlar ve refahı artırır, çalışma koşullarını ve sektöre erişimi iyileştirir;
yerel halkı hayatlarını etkileyen kararlara dahil eder;
doğal ve kültürel mirasın korunmasına, dünyadaki çeşitliliğin sürdürülmesine olumlu katkılarda bulunur;
yerel halkla daha iyi iletişim sağlar ve yerel kültürel, sosyal ve çevresel konuların daha iyi anlaşılması yoluyla turistlere için daha keyifli deneyimler yaşatır;
turistler ve yerel halk arasında iletişim, saygı ve güven oluşturur.
Sorumlu işletme/destinasyon olmak için ne yapmalıyız?
Sorumlu turizmin gerçekleşmesi için öncelikle turizm işletmelerinin ve destinasyon yönetimlerinin sorumlu turizmin bilincinde olması ve gereğini yapmaları gerekir.
Öncelikle ekonomik olarak yerel halkın ve destinasyonun kalkınması için farklılığınızı ortaya çıkartmalısınız. Destinasyonu yansıtan, tamamlayan ve geliştiren kaliteli ürünler geliştirin. Mümkün olan her yerde, yoksul yanlısı stratejiler benimseyerek yoksulluğun azaltılmasına yardımcı olmak için turizmi kullanın. Adil iş uygulamalarını benimseyin, fiyatlandırmada da ücretlendirmede de adil olun, uluslararası çalışma standartlarına hakim personeli işe alın. Ayrıca merkezi ve yerel yönetimlerin turizmle ilgili işletmelerin gelişmesini ve sürdürülebilir olmasını sağlamak için küçük, orta ve mikro işletmelere uygun ve yeterli desteği sağlamaları çok önemlidir. Bölgesel kalkınma ancak yerelin desteklenmesiyle gerçekleşir.
Sosyal açıdan ise; yerel toplumun planlama ve karar alma süreçlerine aktif olarak dahil edilmesi büyük önem taşır. Turizmi kapsayıcı bir sosyal deneyim haline getirmeye ve özellikle savunmasız ve dezavantajlı topluluklar ve bireyler olmak üzere herkesin erişimini sağlamaya çalışın. İnsanların cinsel sömürüsüyle, özellikle çocukların sömürülmesiyle mücadele edin. Cinsiyet eşitliğine sahip çıkın. Yerel kültüre duyarlı olun, sosyal ve kültürel çeşitliliği koruyup, teşvik edin. Turizmin sağlık ve eğitimdeki gelişmelere katkıda bulunmasını sağlayacak projeler geliştirin.
Çevresel bağlamda; turizm kuruluşlarının ve operasyonlarının yaşam döngüsü boyunca – planlama ve tasarım aşaması dahil – çevresel etkileri değerlendirin ve olumsuz etkilerin minimuma indirilmesini ve olumlu etkilerin maksimize edilmesini sağlayın. Kaynakları sürdürülebilir şekilde kullanın, israfı ve aşırı tüketimi azaltın. Doğal çeşitliliği sürdürülebilir bir şekilde yönetin ve uygun olduğunda onu eski haline getirin. Çevrenin destekleyebileceği turizm hacmini ve türünü göz önünde bulundurun, hassas ekosistemlerin ve korunan alanların bütünlüğüne saygı gösterin. Tüm paydaşlar için sürdürülebilir kalkınma için eğitim ve farkındalığı teşvik edin.
Nasıl Sorumlu Turist Olurum?
Sürdürülebilir turizme katkıda bulunmak ve seyahatlerinizi daha sürdürülebilir hale getirmeye yardımcı olacak birkaç basit ipucu:
Bazı yerlerde, ziyaretçiler şehri sadece günü birlik ziyaret ettikleri ve aynı gün içinde ayrıldıkları için yüksek günlük turizm vardır. Gece konaklamak, yerel otelleri, yerel yiyecek içecek işletmelerini ve yerel girişimcileri desteklemeye yardımcı olur.
Yerel ekonomiyi destekle
Yerel restoranlarda yemek yemek, yerel halktan insanların yapmış olduğu el yapımı eşya ve yiyecekler satın almak, yerel olarak yapılmış hediyelik eşyalar ve hediyeler satın almak, yerel pazarları ziyaret etmek ve yerel bir tur rehberi kullanmak… hemen hemen yerel her şey! Bu şekilde, paranızın bilinmeyen bir kurumsal organizasyona değil, sizi ağırlayan bölge halkının kalkınmasına destek olabilirsiniz.
Popüler olmayan bölgeleri keşfet
Aşırı turizmin ortaya çıkmasının bir nedeni, insanların aynı mekanları, aynı manzaraları yani popüler olanı görmek istemesidir. Oysa siz farklı olun, genelin dışına çıkın genel turist güzergahlarında olmayan, cazibe merkezlerinin dışında kalan gizli, sakin, bakir bölge ve yerleri keşfedin.
Turist değil, geçici bir yerel ol
Giydikleri muhteşem geleneksel kıyafet ne olursa olsun, birinin fotoğrafını çekmeden önce daima izin isteyin, bu sadece kibarlıktır!
Seyahate çıkmadan önce destinasyonun kültürü hakkında bilgi edinin. Belki onların dilinden birkaç kelime veya kelime öbeği öğrenin; yerel halk ile ilerişiminizi güçlendireceği gibi bu, pazarlarda/dükkanlarda bir pazarlık aracı olarak bile kullanılabilir
Özellikle dini mekanlarda yerel kıyafet kurallarına uyun. Siz inançlarına ve geleneklerine saygı duyarsanız, topluluklar size daha fazla saygı duyacaktır.
Motorlu araç kullanımını en aza indir
Turizmin CO2 emisyonlarının %72’si ulaşıma bağlıdır, çevreye duyarlı olun. Mümkünse destinasyonu yürüyerek keşfedin, bisiklete binin, otobüs/tren veya tuk-tuk gibi daha yaratıcı yerel ulaşım araçlarından yararlanın.
Nesli tükenmekte olan türlerin ürünlerini satın alma
Vahşi hayvan eti, timsah derisi, kaplumbağa kabuğu, fildişi gibi ürünleri satın almayın. Bu ürünlere olan talep, dünya genelinde vahşi yaşam suçlarını, yasadışı ticareti ve tür popülasyonlarının bozulmasını desteklemektedir. Doğaya ve doğal yaşama saygılı olun.
Ve tabii ki … çöp atmayın!
Nur Ündey
Medipol Universitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatlari Bölümü Ögretim Üyesi