Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sözcüsü Deniz Yücel, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Yücel, Karakaya’daki otel yangınında hayatını kaybeden 78 kişi için başsağlığı diledi ve bu trajik olayın ardından, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) durumu manipüle etme çabalarını sert bir dille eleştirdi. Yücel, İçişleri Bakanı’nın olayın sorumlusunu bulmak için 10 gün beklenmesi gerektiğini ifade ettiğini belirterek, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın yetkisi olmamasına rağmen olayın sorumlusunu temsil ediyormuş gibi gösterilmesinin dikkat çekici olduğunu vurguladı. Ayrıca, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) olay üzerine getirdiği yayın yasağını daha sonra aniden kaldırmasının, AKP’yi ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’u sorumluluktan kurtarma çabası olarak değerlendirildiğini söyledi.
‘Cezasız kalan her ihmal, yeni bir ihmali beraberinde getirir’
Yücel açıklamalarında, CHP olarak böylesi olayların bir daha yaşanmaması için sorumluların belirlenmesi ve köklü değişiklikler yapılması gerektiğini ifade etti. “Cezasız kalan her ihmal, yeni bir ihmali doğurur. Bağımsız ve tarafsız yargı önünde hesap vermeyen gerçek sorumlular, yeni faciaların yaşanmasına zemin hazırlar ve başkalarına cesaret verir,” diyen Yücel, devlet kurumlarındaki düzensizliklerin günden güne arttığını, yetkin kişiler tarafından yönetilmeyen kurumların disiplinlerini kaybetmiş durumlarda olduğunu belirtti. Yücel, siyasetin “halka hizmet” anlayışından uzaklaşarak algı yönetimi yöntemlerine yöneldiğinin altını çizdi. Bu bağlamda, adaletin sağlanmasının en önemli öncelik olduğunu vurguladı.
Deniz Yücel, Kartalkaya faciasında Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın yangın söndürme ve kurtarma çalışmalarına öncülük ettiğini aktardı. Ancak, Özcan’ın bu çabalarının ardından asıl sorumluların gizlenmesi amacıyla hedef haline getirildiğini ileri sürdü. Yücel, Başkan Özcan’ın mevzuata ve sorumluluk alanına hâkim olduğunu belirterek, bu konuda kamuoyuna her detayı açıkladığını ve şahsına yöneltilen her soruya içtenlikle yanıt verdiğini söyledi. Bu açıklamalar, AKP’nin olay hakkındaki tutumunu eleştirirken, aynı zamanda ifade özgürlüğünün ve kamuoyunu bilgilendirme görevini yerine getiren Yerel Yönetimlerin önemini de vurguladı.