21 Ocak tarihinde, Türkiye’nin önemli kayak merkezlerinden biri olan Kartalkaya’da, Grand Kartal Otel’de meydana gelen felaket, 78 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bir yangın ile sonuçlandı. Bu trajik olayın ardından, Türkiye’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı, konaklama tesislerinde denetimlerini artırma kararı aldığını duyurdu. Kastamonu Valiliği, olay sonrasında yapılan denetimlerle ilgili bilgileri, “Asayiş Kamuoyu Bilgilendirme Toplantısı” sırasında kamuoyuyla paylaştı.
Toplantıya katılan Kastamonu Valisi Maftun Dallı, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın talimatları doğrultusunda yapılan denetimlerde, 30 konaklama işletmesinden 12’sinin faaliyetlerine son verildiğini bildirdi. Vali Dallı, Kastamonu ilinde toplamda 31 turizm işletme belgeli ve 61 basit konaklama turizm işletme belgeli olmak üzere toplam 92 konaklama tesisinin bulunduğunu belirtti. Bu tesislerin toplamda 2 bin 104 oda ve 4 bin 221 yatak kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.
‘Bakanlığın talimatı doğrultusunda denetledik’
Dallı, yaptığı açıklamada, “Kültür ve Turizm Bakanlığımızın talimatları doğrultusunda bu denetimleri gerçekleştirdik. Yasal süresi içinde turizm işletme belgesi almadan veya iş yeri açma ve çalışma ruhsatı olmadan faaliyet gösteren konaklama işletmelerinin denetlenmesi amacıyla bir vali yardımcımızın başkanlığında bir denetleme komisyonu oluşturulmuş ve ilimizde toplam 30 konaklama işletmesi denetlenmiştir. Bu denetimlerin sonucunda 12 tesisi kapatmış bulunmaktayız. Diğerleriyle ilgili denetleme işlemleri ise devam etmektedir” ifadelerini kullandı.
Bakanlık ‘yetkimiz yok’ demişti
Bir diğer önemli gelişme ise, Kartalkaya’daki yangının ardından yapılan açıklamalar oldu. Türkiye’nin Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, denetim yetkilerinin bakanlıklarına ait olmadığını, bu yetkilerin yerel yönetimlerde, yani belediyelerde olduğunu vurguladı. Bu durum, denetimlerin nasıl yürütüleceği konusunda kamuoyunda tartışmalara yol açtı ve bakanlığın bu konudaki sorumluluğunu sorgulattı.
Yangının ardından alınan bu önlemler, Türkiye genelinde konaklama tesislerinin güvenliğini sağlamak amacıyla hayata geçirilmişken, bu süreçte yaşananlar, konaklama sektörünün içinde bulunduğu durumu ve güvenlik standartlarının ne denli önemli olduğunu da bir kez daha gözler önüne serdi. İlgili kurum ve kuruluşların alacağı yeni önlemler, benzer trajedilerin yaşanmaması adına oldukça kritik bir rol oynayacaktır.
Bu bağlamda, Kastamonu’daki denetimlerin devam ediyor olması, sektördeki güvenlik standartlarının artırılmasına yönelik atılan adımlardan biri olarak değerlendiriliyor. Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin turizm sektöründe yenilik ve güvenliği sağlamak adına yapılan çalışmaların ne denli önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor.