Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen “102. Yılda 102 Sergi: Cumhuriyet’in Işığında Anadolu’nun Kültürel Mirasına Yolculuk Projesi” kapsamında açılan sergi, Türkiye-Ermenistan sınırında yer alan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Ani Ören Yeri’nin öyküsünü mercek altına alıyor. Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde sergilenen bu eserlerin büyük bir kısmı Ani’den çıkarılmış arkeolojik ve etnografik nesnelerden oluşuyor. Altın, gümüş, bronz, cam ve taş malzemelerle yapılmış çeşitli takılar ve günlük yaşamda kullanılan objeler sergide yer alıyor.
HİKAYELERİYLE ANLATIYORUZ
Müzeler Dairesi Başkanı Serkan Gedük, “Sergimizde, 1892 yılından bu yana gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda elde edilen kültürel varlıkların bir kronolojik düzen içinde sergilendiğini görüyoruz. İlk kez görücüye çıkan eserler de dikkat çekiyor. Bu tür geçici sergileri düzenlemekteki en temel hedefimiz, müzelerimizdeki eserleri farklı perspektiflerden sunmaktır. Kars’ta düzenlediğimiz bu sergi, bu bağlamda oldukça anlamlı bir etkinlik. Tüm halkımızı sergimizi ziyaret etmeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı.
Kars Arkeoloji ve Etnografya Müze Müdürü Hakim Aslan, 1892 yılında başlayan kazılarda 2024 yılına kadar sürecek çalışmalar sonucunda 244 eserden 196’sının ilk defa sanatseverlerle buluştuğunu paylaştı.
2025 KAZI SEZONUNU AÇTIK
Ani Ören Yeri’nde yapılan kazılardan elde edilen eserlerin büyük çoğunluğunun Ortaçağ dönemine ait olduğunu belirten Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı ve Ani Örenyeri Kazı Başkanı Doç. Dr. Muhammet Arslan, şu açıklamalarda bulundu:
“2016 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Ani, Anadolu’daki Türk İslam tarihi için büyük bir öneme sahiptir. Sultan Alparslan’ın 1064 yılında gerçekleştirdiği fetih ile Türkler, Anadolu’ya ilk adımlarını burada atmıştır. Bu, Türk İslam şehirciliğinin ve mimarisinin yapı taşlarını oluşturmuştur. Ani’deki arkeolojik kazılar, restorasyon ve çevre düzenleme çalışmalarıyla birlikte sürdürülmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras” projesi ve çeşitli yatırım programları çerçevesinde 2025 yılı kazı sezonumuzu açtık ve faaliyetlerimize devam ediyoruz. Ani, hem yüzeydeki anıtsal eserleri hem de yer altındaki keşfedilmeyi bekleyen kalıntılar ve taşınır buluntular açısından son derece zengin bir alan. Bu sergi, bu yönleri tanıtarak toplumun her kesiminin bu eserlerden istifade etmesine imkan tanımaktadır. Cumhuriyetimizin 102. yılındaki bu sergi ile Ani farkındalığını artırmayı amaçlıyoruz. 5000 yıllık bir geçmişe sahip olan Ani, tarihi boyunca önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Sergide yer alan eserler, Ani’nin tarihi dokusunu ve günlük yaşamına dair önemli buluntuları yansıtmaktadır. Bugünkü görünümüyle Ortaçağ’ın en ihtişamlı şehirlerinden biri olarak anılan Ani, çeşitli eserleriyle sergimizi zenginleştirmektedir. Bunlar arasında Büyük Selçuklular dönemine ait çeşitli seramik, süs eşyaları, kemik ve cam bilezikler ile günlük hayatta kullanılan kap kacaklar bulunmaktadır. Bu eserler, ziyaretçilerimizle buluşmuştur.”
Sergi alanını ziyaret eden konuklar, Ani’den çıkarılan eşsiz eserleri inceleme şansını elde etti.