Bakan Ersoy, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, “Osmanlı zanaatının önemli örneklerinden biri olan Uşak halısı, kaybolduğu 30 yılın ardından tekrar doğduğu topraklarına döndü, ” ifadesini kullandı. Yüzyıllar önce Uşak’ta dokunan bu değerli eserin, kültürel miras olarak ait olduğu yere yeniden kazandırılmasının kendisini mutlu ettiğini belirtti. Halının sadece bir tekstil ürünü olmadığını, aynı zamanda kültürel hafızanın, zarafetin ve geçmişin önemli bir simgesi olduğunu ifade etti. Bu tarihi eseri ülkemize kazandıran İtalya vatandaşı Adrian Stefan Ionescu’na, mirasımıza gösterdiği duyarlılık için teşekkür etti.
ANKARA VAKIF ESERLERİ MÜZESİ’NDE SERGİLENİYOR
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, Osmanlı halıcılığının nadir örneklerinden biri olan halının uzun bir kayboluşun ardından bir koleksiyonda bulunduğu belirtildi. Müze koleksiyonuna kazandırılan bu eser, şu an Ankara Vakıf Eserleri Müzesi’nde sergilenmektedir. Halının desenleri, renkleri ve işçiliği herkesin beğenisini toplarken, aynı zamanda Uşak kökenli olduğunu gösteren stilistik özelliklere sahip olduğu da vurgulandı. Her bir santimetresine özenle işlenmiş Türk düğümleri, halıya Osmanlı zarafetini katıyor. Uzmanlar, küçük bir karenin içinde 1000’den fazla düğüm olduğunu kaydetmektedir. Halının zemininde lacivert; desenlerde ise pastel kırmızı, sarı ve kirli beyaz tonları ile zengin bir kompozisyon yer alıyor.
RESTORE EDİLDİ
Ionescu, tarihi eseri, artık hayatını kaybetmiş İtalyan sanat meraklısı Ermininio Bottini’den satın aldıktan sonra, halının Türkiye’ye ait olduğunu öğrendi. Bu bilgi doğrultusunda, herhangi bir talepte bulunmadan iade işlemlerini başlatmaktan geri durmadı. Halının Türkiye’ye ulaştırılması için gerekli süreçlerin tamamlanmasının ardından, 2025 yılında Ankara Vakıf Eserleri Müzesi’nde sergilenecek. Eski fotoğraflarda halının bordürlerinden birinin hasar gördüğü ve bazı bölümlerinde önemli kayıplar olduğu görülmekteydi. Ülkeye geldikten sonra uygulanan restorasyon çalışmalarında eksik kısımlar tamamlandı ve kompozisyon, orijinal haliyle yeniden canlandırıldı. Bu eşsiz halı, geçmişin estetik anlayışını ve zanaatkarlık becerisini bir araya getirerek, ait olduğu topraklara dönmüş oldu.
