Heredot’un Mirasına Sahip Çıkalım

DENİZ DİKKAYA
Posted on Aralık 27, 2021, 3:09 am
9 mins

Turizm sektörü bizlere çok değerli duayen isimlerden miras kaldı, bu mirasa gözümüz gibi bakmak, gelecek kuşaklara bu mesleği sevdirmek, deneyimlerimizi ve bilgilerimizi aktarmak sürdürülebilirlik için çok önemli. 

Ne çabuk geçti koca, koskoca bir yıl. Sizler için bu yazıyı hazırlamak için eski adıyla daktilo şimdiki haliyle laptop klavyesinin başına geçtim, tamamen doğaçlama Hotel gazetesinin Travel Turkey İzmir özel sayısı için neler yazmalıyım diye düşünürken bir yıl öncesi yaşadıklarımız gözümün önüne geldi. 

DENİZ DİKKAYA
Divan Grubu Oteller Satış Direktörü

Aylardan Kasım, bir türlü kurtulamadığımız covid-19 salgını üçüncü yükseliş dönemine girmiş, günlük vaka sayıları altmış binlerde, acı kayıplarımız gün gün artarak devam ediyor, insanlığın her asırda kurtarıcısı olmuş aşılar için çalışmalar devam ediyor ancak henüz aşılama başlamamış, umutlar gri bir bulut gibi üzerimizde salınıyor, tünelin ucundaki ışıktan eser yok. Tam bu bilinmezlik içerisinde Türsab Yönetim Kurulu Üyesi İzmirli bir acenteci olan sevgili Tolga Gencer abimden aldığım telefonla kendime geldim, “Denizcim Travel Turkey İzmir’i bu kez online yapıyoruz, standını seçtin mi” diye soruyordu bana, açıkçası bu pandemic döneminde katıldığım yüze yakın dijital event içerisinde üzülerek söylemeliyim ki bir türlü dijital fuarlara kanım ısınamamıştı ve tam da bu nedenle Tolga Abiye hemen yanıt veremedim, “bir inceleyip döneceğim” diye geçiştirdim, ama aklımda kalmadı değil. Özellikle benim gibi turizmin her alanına olduğu gibi online turizm etkinliklerine de zaman ayıran ve çokça etkinlik gerçekleştiren birisi için hep bir sonraki dijital fuara şans tanımayı istiyordum, yerli ya da yabancı bir girişim olsun farketmeksinin “acaba bu kez olacak mı, ziyaretçiler sıkılmadan standalarda dolaşabilecek, standlı katılımcılar gereken randevuları alabilecek, B2B görüşmeler tam saatinde yapılabilecek mi, kısacası verim alınabilecek mi” sorularına yanıt aramaksızın önümdeki projeye odaklanmak istiyordum. Hem İzmirliliğim hem de dijital turizme olan ilgim ağır bastı ve bu ilk kez düzenlenecek olan Travel Turkey İzmir Dijital fuarına katılmaya karar verdim. Fuarlar benim için özel hazırlık gerektirdiğini düşündüğüm, önem verdiğim, hem kontak ilişkileri hem de sıcak satış imkanı sunan platformlar ve bu platformu layıkıyla tamamlamak, markamı başarıyla temsil etmek ve istenilen sonucu elde etmek için ön hazırlık yapmak çok büyük önem taşıyor. İster online ister yüzyüze olsun son dönem turizm fuarlarındaki en değer verdiğim ve önem göstererek hazırlandığım konu ise B2B görüşme dediğimiz randevulu, sıcak tanıtım ve satış imkanı veren, zaman sınırlı network görüşmeleri olduğu için bu dijital fuarda da 3 gün sonunda yüze yakın B2B görüşmeyi bu kez online olarak başarıyla gerçekleştirmiş olmak aslında gelecek dijital fuarlara olan umudumu taşımamı sağladı. Bundan sonra da tamamen dijital bir fuar düzenlemek isteyenlere nacizane önerim, öyle sistemli ve programlı bir dijital takvim ve randevu sistemi kurgulayın ki, hem satıcı hem de ürün sahibi efektif görüşmeler yapabilsin, verim alabilsin, hemen fuar sonrası bir sonraki evente yerini ayırtmak için heyecan duysun.

Peki ya bu yıl, pandeminin 2.yılına neredeyse 4 ay gibi kısa bir zamanın kaldığı bir zaman diliminde, yıllar içinde sanki kaliteli bir şarap gibi yıllanan Travel Turkey İzmir fuarı bu yıl tekrar yüzyüze gerçekleşecek, geçmiş dönemlerin tecrübelerini üst üste koyarak bir de dijital fuar deneyimini de katarak ciddi bir etkili fuar yaşanacağını düşünüyorum. Haziran ayında başlayan turizmin tekrar açılma döneminde her ay üzerine katarak bu aya kadar gelen harika bir turizm sezonu yaşadık, Antalya’dan Ankara’ya, Diyarbakır’dan Gaziantep’e, İstanbul’dan Mersin’e, Çorlu’dan Cizre’ye kadar her bir turizm destinasyonunda ciddi bir turizm hareketi yaşandı ve hala da yaşanmaya devam ediyor. Turizm işletmeciliğindeki maliyet artışlarına, pandemi önlemleri kısıtlı sayılara rağmen biz turizmcilerin bu 3-5 aylık dönemde yüzlerimiz gülmeye, açılan borç deliklerimiz kapanmaya başladı, turizmde tekrar istihdam, eğitim, meslek yasamız ve bunlar gibi asıl problemlerimize döndüğümüz günleri yaşıyoruz. İşte tam bu noktada, barışın, kardeşliğin, doğanın ve güzel insanların memleketi İzmir’de yine tüm Türkiye’den ve dünyanın çeşitli ülkelerinden gelecek turizmci dostlarla yine yüzyüze, gözgöze buluşacak olmaktan büyük mutluluk ve heyecan duyuyorum. 

Tarihin babası Heredot’un “ En güzel gökyüzü altındaki en güzel iklim” diye tabir ettiği güzeller güzeli Ege, yine çok özel bir turizm etkinliğine ev sahipliği yapacak, dünyanın en keyifli hizmet sektörünün paydaşları olarak bizler geleceğe olan umutlarımızı ve hayallerimizi birbirimize aktaracak bir ortamda aynı havayı solumanın keyfini yaşayacağız. İnsanın en değerli varlığı zamanı ve bu kısa zaman dilimini de en iyi şekilde değerlendirmek, turizmin sorunlarına değinmek, çözüm yollarını üretmek, geleceğin turizm şekillerine uyum sağlamak ve herşeyden önemlisi harekete geçmek için şimdi tam zamanı.

Ve unutmadan turizm sektörü bizlere çok değerli duayen isimlerden miras kaldı, bu mirasa gözümüz gibi bakmak, gelecek kuşaklara bu mesleği sevdirmek, deneyimlerimizi ve bilgilerimizi aktarmak sürdürülebilirlik için çok önemli. 

Dünya pandemi ile yenileniyor, her bir alanda olduğu gibi turizmde de anın ve geleceğin misafirlerini yakalamak için çok önemli bir görevimiz var, başta Heredot gibi dünya güzelliklerini binlerce yıllara aktaran tarihçiler gibi biz turizmciler de mirasımıza sahip çıkalım, çok geç olmadan.

Paylaşmak Güzeldir

CEVAP BIRAKIN

You must be logged in to post a comment.