TURİZMİN BAŞLADIĞI YER ALANYA
Alanya, eşsiz tarihi, doğası, manzarası, kum plajları ile Akdeniz’in önemli turizm ilçelerinden biridir. Özellikle Alanya deniz kum güneş turizminde sıcak suyu, İncekum, Kleopatra, Damlataş ve Ulaş plajları ile yaz tatili denildiğinde ilk aklımıza gelen turizm ilçelerinden biri olmasına rağmen son yıllarda kültür, sağlık, ekoturizm, spor ve gastronomi turizminde de ön plana çıkmaya başlamıştır. Kültür turizminde ilçenin simgesi haline gelen en önemli çekiciliği Selçuklu Sultanı I. Alâeddin Keykubat tarafından yaptırılan Alanya kalesidir. Alanya Kalesi muhteşem Akdeniz’in panoramik manzarasına sahip olmak ile beraber iç kısımlarında Süleymaniye Camii ve Akşebe Sultan Mescidine ev sahibi yaparak sizleri tarihin derinliklerinde yolculuğa çıkarmaktadır.
Bölgenin zengin tarihi ve kültürünü yansıtan diğer önemli yapı Alanya Arkeoloji Müzesidir. Alanya Arkeoloji Müzesinde tunç çağından günümüze kadar binlerce yıllık Alanya tarihin izlerini yansıtan çok önemli koleksiyonlar sergilenmektedir. Ayrıca13.yy ortaçağ Akdeniz savunma yapılarının en görkemli örneğini görmek için de Kızılkule’yi muhakkak gezmelisiniz. Bu Kızılkule’nin zirvesinde yer alan seyir terasında muhteşem Akdeniz manzarasına tanık olabilirsiniz. Bu tarihi yerler dışında antik kent tutkunuz var ise Kazı Başkanlığını Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Turizm Fakültesi Turist Rehberliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ertuğ Ergürer’in yaptığı antik çağda deniz ticaretinin önemli bir liman kenti olan Syedra Antik Kenti de önemli uğrak noktanız olabilir. Bu antik kente bizi zaman yolculuğuna çıkaracak sütunlu cadde, büyük hamam, akropol, bouleuterion, şapel ve anıt mezar bulunmaktadır. Öte yandan ilçe tarihi ve kültürünün diğer kesişim noktaları arasında Alara Kalesi, Alanya Tersanesi ve Eski Alanya Evide örnek gösterilebilir.
İlçede ekoturizm kapsamında doğa harikalarında biri olan Damlataş mağarası’da önemli çekim merkezidir. Bu mağara sarkıtları ve devasa dikitleri ile ziyaretçilere görsel şölen sunmakta ve mağara içindeki hava solunum rahatsızlıklarının tedavisine fayda sağlamaktadır. Bu şifa verici özelliğinden dolayı Damlataş mağarası sağlık turizmi açısından da ilçenin önemli çekiciliği olarak adını duyurmaktadır. İlave olarak zengin sarkıt, dikit ve travertenleri ile Dim mağarası da doğaseverlerin ilçede sık ziyaret ettiği mağaralar arasında yer almaktadır. Bu saydığım mağaralar dışında tekne gezilerinin meşhur adreslerinden biri olan Korsanlar mağarası, Fosforlu mağara ve Kadıini mağarası da macera severlerin ziyaret edeceği mağaralar arasındadır. Ayrıca ekoturizm kapsamında Sapadere kanyonu ve Dim çayıda ilçeden ayrılmadan ziyaret edilecek listeniniz başında yer almalıdır.
Toros dağlarından doğan buz gibi suyu ile yazları yerli ve yabancı turistleri serinleten Dim çayının etrafında piknik yapacağınız mesire alanları, balık restoranları ve yürüyüş yolları mevcuttur. İlçenin önemli doğa harikaları arasına adını yazdıran Sapadere kanyonu ise spor turizmi kapsamında önemli yere sahip olup tırmanış ve yürüyüş yapmak isteyenlerin önemli adresi konumundadır. Ayrıca bu kanyonun içinde buz gibi suyuyla sizleri serinletecek şelale, kamp ve mesire alanları bulunarak yılın her dönemi ziyaretçi kabul etmektedir. Bu yerlere ilave olarak önümüzdeki yıllarda ekoturizm ve spor turizminin gelişmesi için Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi önemli bir projeye imza atmıştır. Bu proje kapsamında Gündoğmuş’ta Rekreasyon Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (AREKÇAM) kurulması hedeflenmektedir. Kurulması planlanan rekreasyon merkezinde yürüyüş, koşu, paraşüt, bisiklet, tırmanış, kano ve mağaracılık etkinlikleri ve yarışmaları düzenlenerek spor turizminin hızla gelişimi desteklenecektir. Bir diğer yandan ilçenin yörük türkmen kültürünün de parçası olan yaylacılık faaliyetleri gerek ekoturizm gerek spor turizminin gelişimini teşvik etmektedir.
Özellikle Türbelinas Yaylası, Gedevet Yaylası, Türktaş Yaylası ve Mahmutseydi Yaylası ilçenin meşhur yaylaları arasındadır. Bu yaylalarda hem yürüyüş ve safari turları gerçekleştirilmekte hem de mesire alanları yer alarak ziyaretçilere güzel dağ manzarası eşliğinde piknik yapma imkânı sunulmaktadır. Tüm bunların yanında tropikal meyvenin cenneti olarak da tanınan ilçenin ejder meyvesi, avokado, mango, çarkıfelek ve muz meyveleri çok meşhurdur. Bunlar dışında ilçeye gelmişken coğrafi işarete sahip Alanya gülüklü (Hülüklü) çorba, nohutlu hibeş, göleviz, alanya bohçası ve laba dolmasını da tatmadan ayrılmayın derim.
Son olarak yazımı sonlandırmadan Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesinin ilçe turizminin geliştirilmesinde önemli bir görev üstlendiğini belirtmek isterim. Üniversite bünyesinde yapılan proje ve çeşitli etkinlikler ile ilçenin önemli turizm çekiciliklerinin tanıtılması sağlanmaktadır. Bu doğrultuda Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Rektörü Kenan Ahmet Türdoğan ve Rektör Yardımcısı Atıf Bayramoğlu’na bizlere her zaman verdikleri desteklerden ötürü teşekkür ederim. Üniversite ve özel sektör iş birliği ile Alanya ‘da turizm faaliyetleri on iki aya yayılarak turizm gelirlerinin ve turizm sezonunun uzaması için çalışmalar hız kesmeden devam ederek Alanya Turizminin gelişimi teşvik edilecektir.