Hotel Gazetesi olarak, Fuego Travel kurucusu ve İSATAG Yönetim Kurulu Başkanı Aylin Özsavaş ile gerçekleştirdiğimiz bu özel röportajda, turizm sektörünün geleceğine dair önemli konulara değindik. Özsavaş, derneğin vizyonu, seyahat acentelerinin karşı karşıya olduğu zorluklar, dijital dönüşüm ve sürdürülebilir turizm anlayışı gibi pek çok kritik başlık hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Aynı zamanda, güçlü bir ekip ruhu ve iş birliği içinde çalışmanın sektörde nasıl fark yarattığını da vurguladı. Röportajı, Hotel Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aliye Üçbaş gerçekleştirdi. Hotel Gazetesi olarak bu değerli röportajı okurlarımızla paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.
Aliye Üçbaş, Fuego Travel kurucusu ve İSATAG Yönetim Kurulu Başkanı Aylin Özsavaş
Turizmin değişen dinamiklerine uyum sağlayan ve sektörde fark yaratan güçlü bir liderlik hikayesi! Fuego Travel’ın kurucusu ve İSATAG Yönetim Kurulu Başkanı Aylin Özsavaş
Geleceğe Yön Veren Güçlü Adımlar: Aylin Özsavaş ile İSATAG’ın Sektördeki Yükselişi
İSATAG’ın Vizyonu ve Stratejiler
Aliye Üçbaş: İSATAG henüz genç bir dernek olmasına rağmen, sektörde hızlı bir şekilde etkisini gösterdi. Derneğin geleceğe yönelik vizyonunu nasıl tanımlarsınız ve bu hedeflere ulaşmak için ne gibi stratejiler geliştirdiniz?
Aylin Özsavaş: Bu derneği kurarken yola çıkış amacım öncelikle “mesleğimizin karşı karşıya olduğu zorlukları ve çözüm yollarını net bir şekilde belirleyerek, bunları yetkili mercilerle paylaşmak ve üyelerimize somut faydalar sağlayacak adımlar atmaktı.” Bununla birlikte, seyahat acentacılığının değişen dünyaya ayak uydurması, meslektaşlarımıza yeni bakış açıları kazandırarak daha modern, rekabetçi ve çağın gerekliliklerine uygun hale gelmesi gerekiyordu. Bu dönüşüm sürecine katkıda bulunmak, vizyonumu belirleyen temel unsurlardan biri oldu.
Bu doğrultuda, sektörde tecrübesi olan ve tamamen gönüllülük esasına dayalı olarak çalışacak meslektaşlarımla birlikte bu yola çıktım. Kendi işlerinin yanı sıra dernek faaliyetlerine zaman ayırmanın, özellikle turizm gibi zaman kavramının esnek olduğu bir sektörde, ne kadar zor olduğunun farkındayım. Ancak, değerli yönetim kurulu üyelerimle kısa sürede çok önemli projelere imza attık ve eminim ki daha fazlasını gerçekleştireceğiz. Bu vesileyle, onlara buradan bir kez daha teşekkür etmek istiyorum; “onların özverisi ve inancı olmasaydı, bu başarıları elde edemezdik.”
Kadın Başkan Olarak Başarı Faktörleri
Aliye Üçbaş: Kısa sürede İSATAG’ı aktif ve verimli bir hale getiren bir kadın başkan olarak, bu başarının ardındaki temel faktörler nelerdir? Liderliğinizin İSATAG’ı nasıl şekillendirdiğini düşünüyorsunuz?
Aylin Özsavaş: Cinsiyet eşitsizliği, hem sektörümüzün hem de ülkemizin kanayan yaralarından biri. Turizm gibi kadın istihdam oranının global ölçekte %54 gibi yüksek olduğu bir sektörde, “kadınların üst yönetimlerde yeterince temsil edilmemesini, doğrusu kabul edilemez buluyorum.” Bu durum, sektöre ve sahip olduğu potansiyele hiç yakışmıyor. Özellikle gelişmiş ülkelerde kadınlar turizmin her kademesinde daha aktif rol alıyor, karar verici pozisyonlarda etkili oluyorlar. Biz ise ne yazık ki bu konuda gerilerde yer alıyoruz. Oysa hepimiz biliyoruz ki, “kadınlar turizmde büyük bir sinerji yaratıyor.” Misafirperverliğe dayalı, insan ilişkilerinin merkezde olduğu bir sektörde, kadınların katılımı ve bakış açısı gerçekten fark yaratıyor. Bu sinerjinin sadece operasyonel düzeyde değil, artık üst yönetimlerde de yer alması gerekiyor. “Kadınların karar mekanizmalarında daha fazla bulunması, ülke turizmini ileri taşımada kritik bir adım olacaktır.”
Yönetim Kuruluyla Sinerji
Aliye Üçbaş: İSATAG’ın yönetim kurulunun seçkin ve yetenekli insanlardan oluştuğu biliniyor. Bu güçlü ekip ile birlikte, derneği sektörde daha ileri taşımak adına nasıl bir iş birliği ve sinerji içerisindesiniz?
Aylin Özsavaş: “Ben değil, BİZ diyen güçlüdür” anlayışıyla hareket ettiğimiz bu süreçte, İSATAG’ın yönetim kurulu olarak her bir üyemizin bilgi, deneyim ve yetkinliklerini ortak bir hedef doğrultusunda birleştiriyoruz. Başarıyı da başarısızlığı da eşitçe paylaşmak, bir ekip olmanın en önemli erdemlerinden biri. Henry Ford’un dediği gibi, “Bir araya gelmek bir başlangıç, beraberliği sürdürmek bir ilerleme, beraber çalışmak ise başarıdır.” Biz de bu bakış açısıyla, güçlü bir iş birliği ve sinerji içinde çalışıyoruz. Her birimizin farklı perspektifleri ve uzmanlık alanları var; bu çeşitlilik, derneğimizi zenginleştiriyor. Yaratıcı çözümler üretebilmemizin temelinde, “açık iletişim, karşılıklı saygı ve ortak hedefler doğrultusunda bir araya gelmemiz yatıyor.” Yönetim kurulundaki herkesin katkısı değerli ve bu güçlü ekip ile birlikte, derneği daha da ileri taşımak adına stratejik adımlar atıyoruz. Bizim için başarı, “bireysel değil, kolektif bir çabanın ürünü.”
Sektörle İlişkiler
Aliye Üçbaş: İSATAG’ın sektörde sıcak ilişkiler kurduğunu görüyoruz. Seyahat acenteleriyle ve sektörün diğer paydaşlarıyla bu güçlü bağları nasıl koruyor ve geliştiriyorsunuz?
Aylin Özsavaş: Sektörde sıcak ilişkiler kurmanın en önemli yolu, samimiyet ve güven üzerine inşa edilen bir iletişimden geçiyor. Biz İSATAG olarak, seyahat acenteleri ve diğer paydaşlarımızla güçlü bağlar kurarken her zaman “şeffaf ve açık bir iletişim dili benimsiyoruz.”
Ben bir kadın olarak, sektörde empati ve insan ilişkilerine verdiğimiz önemin altını çizmek isterim. “Dinlemek, anlamak ve karşılıklı saygı çerçevesinde çözüm üretmek,” ilişkilerimizi hem sıcak hem de sürdürülebilir kılan temel unsurlar. Acentelerimizle birebir temas halinde olmayı, onların ihtiyaçlarını ve taleplerini yakından takip etmeyi çok önemsiyoruz. Toplantılarda, etkinliklerde veya bireysel görüşmelerde samimi diyaloglar kurarak, onları dinlemek ve birlikte çözüm üretmek ilişkilerimizi güçlendiriyor. Bu bağları sadece profesyonel düzeyde değil, “insani bir seviyede de korumaya özen gösteriyoruz.” Hepimizin ortak paydası turizme olan tutkumuz ve bu tutkuyu paylaşarak daha büyük bir sinerji yaratmak mümkün oluyor.
“Birlikte daha aydınlık bir gelecek inşa etmek için el birliğiyle çalışacağımıza inanıyorum.”
Geleceğe Yönelik Projeler
Aliye Üçbaş: İSATAG olarak kısa vadede hayata geçirmeyi planladığınız projeler nelerdir? Derneği ve sektörü gelecekte nereye taşımayı hedefliyorsunuz?
Aylin Özsavaş: Sektörümüzün gerçekten çözüm bekleyen birçok acil sorunu ve ihtiyacı var, biz İSATAG olarak bunların hepsinin farkındayız. Ancak farkındalık tek başına yeterli değil; bu sorunların çözümü için “somut adımlar atmamız gerekiyor.” Bu yüzden kısa vadede eğitim ve farkındalık konferanslarını düzenlemeye devam edeceğiz. Amacımız, üyelerimizi ve sektör temsilcilerini bilgilendirerek, onların ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunmak ve sektördeki herkesin daha donanımlı hale gelmesine katkı sağlamak.
Bunun yanı sıra, dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularında da projeler hayata geçirmeyi planlıyoruz. “Seyahat acentelerinin rekabet gücünü artırmak ve modern dünyanın gereksinimlerine uygun hale gelmeleri için onları desteklemeyi hedefliyoruz.” Uzun vadede ise İSATAG’ı sadece Türkiye’de değil, uluslararası platformlarda da tanınan, güçlü bir sektör temsilcisi haline getirmeyi arzuluyoruz. Sektörü geleceğe taşımak için sürekli bir gelişim ve değişim sürecinde olmalı ve “hep birlikte, daha güçlü bir yapıya kavuşmalıyız.”
Fuego Travel’ın Kuruluşu
Aliye Üçbaş: Fuego Travel’ı kurarken hangi ihtiyaç veya fırsat sizi harekete geçirdi? Acentenizin kuruluş hikayesini ve bu süreçte karşılaştığınız en önemli zorlukları bizimle paylaşır mısınız?
Aylin Özsavaş: Turizm sektörüne 1991 yılında Almanya’dan sejour yapan bir şirkette rezervasyon personeli olarak adım attım. O dönemler, sektörde yeni bir başlangıç yapmanın heyecanını yaşarken, kariyerimin ilerleyen yıllarında birçok farklı acentede çeşitli görevlerde bulundum. İlk 20 yılım, her bir adımda daha fazla sorumluluk alarak ve sürekli kendimi geliştirerek geçti. “2001-2002 yıllarında İsviçre’den en çok turist getiren acentenin operasyon müdürü olarak görev yaptım, bu pozisyon benim için önemli bir dönüm noktası oldu.”
Son çalıştığım şirkette genel müdürlük pozisyonuna kadar yükselmişken, artık bir adım öteye geçme vaktinin geldiğine inandım ve 2011 yılında Fuego Travel’ı kurdum. “Sektörün mutfağında yetişmiş biri olarak, patron olmak benim için doğal bir süreçti.” İşin her aşamasını bizzat deneyimlemiş olmam, yönetim sürecini daha iyi anlamamı sağladı. Ancak 2014 yılında ülkemizde yaşanan terör olaylarıyla birlikte, sektör büyük bir sarsıntı yaşadı. Avrupa’dan gelen tüm Anadolu gruplarımız birer birer iptal oldu, bu da turizmde ne kadar kırılgan bir denge olduğunu bir kez daha gösterdi.
Neyse ki Fuego Travel, yalnızca bir incoming acentesi değil, aynı zamanda IATA yetkili bir acente olarak kurumsal firmalara da hizmet veriyordu. Bu sayede zor zamanları atlattık ve ayakta kalmayı başardık. Ancak o dönemde ülkemizin turizm sektörü için gerçekten zor ve sancılı bir süreçti. “Her şeye rağmen, krizi yönetme becerilerimizi geliştirerek ve esnekliğimizi koruyarak şirketimizi bugünkü konumuna getirdik.” Bu süreç bana turizmde sadece planlama değil, hızlı adaptasyonun da ne kadar önemli olduğunu bir kez daha öğretti.
Fuego Travel’ın Hizmetleri
Aliye Üçbaş: Fuego Travel olarak sunduğunuz hizmetlerin çeşitliliği ve kapsamı hakkında bilgi verebilir misiniz? Hangi turizm alanlarında uzmanlaştınız ve müşteri memnuniyetini nasıl en üst seviyede tutuyorsunuz?
Aylin Özsavaş: Şirketim IATA yetkili bir acente olduğu için, seçici olduğum bazı kurumsal firmalara hizmet veriyorum. Ancak, bu iş eskiden olduğu gibi değil. “Günümüz artık dijital çağ ve online satış sistemine adapte olmayan, yalnızca uçak bileti satan acentelerin ayakta kalabilmesi bana göre çok zor.” Bu yüzden IATA acenteliği benim için sadece yan bir iş konumunda. Esas odak noktam ise incoming, yani Türkiye’ye gelen misafirlere yönelik hizmetler. Acentem, yurtdışındaki tanımıyla bir DMC (Destination Management Company) olarak faaliyet gösteriyor.
Yurtdışındaki acentelere kültür turları, ilgi turları, dini turlar, yürüyüş turları, gastronomi turları ve incentive turları sunuyoruz. Özellikle son yıllarda, kişiselleştirilmiş (tailor-made) seyahat ve özel tur talepleri arttı. “Biz de bu doğrultuda sürdürülebilir turizm anlayışını merkeze alarak, misafirlerimize çevreye duyarlı ve bireysel tercihlerine uygun, benzersiz deneyimler sunuyoruz.”
Sürdürülebilirlik ilkesini her zaman işimizin bir parçası haline getirerek, doğaya ve yerel kültürlere saygılı tur programları oluşturuyoruz. Bu yaklaşımla, hem misafirlerimizin beklentilerini en iyi şekilde karşılıyor hem de sektörde fark yaratıyoruz.
Turizm Sektörünün Geleceği
Aliye Üçbaş: Turizm sektörü sürekli bir dönüşüm içinde. Günümüzde sektörün genel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 2025 yılı için öngördüğünüz önemli gelişmeler nelerdir ve seyahat acenteleri açısından bu süreçte ortaya çıkacak fırsatlar ve zorluklar neler olabilir?
Aylin Özsavaş: Öncelikle, ülkemizdeki enflasyonist ortam ve kur baskısı, özellikle seyahat acentalarını ciddi şekilde zorluyor. “Döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve yüksek enflasyon, maliyetlerin hızla artmasına sebep oluyor, bu da acentaların sürdürülebilir bir iş modeli oluşturmasını zorlaştırıyor.” Seyahat acentalarının karşı karşıya olduğu bu ekonomik sıkıntılar, maalesef sektör içinde yeterince dile getirilmiyor ve hak ettiği ilgiyi görmüyor. Bu zorlukların aşılması için daha fazla farkındalık yaratılması gerektiğini düşünüyorum.
2025 yılına baktığımızda, sektörün dijitalleşme sürecinin daha da hızlanacağını ve bu alanda büyük fırsatlar doğacağını öngörüyorum. “Online satış platformlarının ve dijital pazarlama stratejilerinin önemi artarken, teknolojiye yatırım yapan acentalar bu dönüşümden büyük fayda sağlayabilir.”
Ancak şunu içtenlikle söylemeliyim ki, gelecekte seyahat sektöründe “kişiselleştirilmiş seyahatler ve sürdürülebilir turizm talepleri çok daha fazla ön planda olacak.” Misafirler artık sıradan paket turlar yerine, kendilerine özel, ilgi alanlarına hitap eden, daha kişisel deneyimler arıyor. Eğer işinizi bu trendlere uyumlu şekilde şekillendirirseniz, çok daha başarılı olacaksınız. “Çevreye duyarlılık ise bir lüks değil, bir zorunluluk haline geldi.” Karbon ayak izini azaltan, yerel toplulukları destekleyen ve ekolojik dengeyi gözeten yaklaşımlar büyük bir fark yaratıyor. Özellikle genç nesiller bu konuda oldukça bilinçli ve sizden de bu yönde adımlar bekleyecekler.
Kısaca her alanda seyahat acentaları için rekabet daha çetin hale gelecek. Özellikle küçük ve orta ölçekli acentaların bu trendleri göz ardı etmemeleri gerekir. Ekonomik baskılar ve artan rekabetle başa çıkabilme yeteneklerini geliştirmek, bu yeni dünyaya hızla adapte olabilmekte yatıyor.
Aliye Üçbaş: Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Aylin Özsavaş: Turizm sektörü olarak, karşılaştığımız zorlukları aşmak ve daha güçlü bir gelecek inşa etmek için birbirimize destek olmanın önemine inanıyorum. Sektörümüzdeki değişimleri daha etkili bir şekilde yönetebilmek için, birlikte çalışarak ve dayanışma içinde hareket etmeliyiz. “Mesleğimizi itibarlı ve saygın hale getirmek için çaba göstermeliyiz; bu, sadece bireysel değil, kolektif bir sorumluluktur.”
Her şeyden önce, “kavga etmeyi ve bir diğerini ötekileştirmeyi bırakmalıyız. Hepimiz aynı gemideyiz ve bu gemi su alıyor.” Bu nedenle, birlikte hareket etmeli ve sorunları çözmek için iş birliği yapmalıyız. Birlikte attığımız adımların gücü, sektörü daha sağlam temeller üzerine inşa etmemizi sağlayacaktır.
Son olarak, bu fırsatı sunduğunuz için teşekkür ederim. “Birlikte daha aydınlık bir gelecek inşa etmek için el birliğiyle çalışacağımıza inanıyorum.”