Uzun zamandır belki bu ana gelene kadar farklı yazılar yazdım sizlere ulaştırabilmek için, ama benzerleri yada ifade noktasında aynı noktaya çıkan yazılar sebebi ile iletmedim şimdi de herkesın bildiğine aslında birde benden ulaşın istedim.
Son dönemlerde yaptığımız işin bereketinden, karlılığından yada veriminden eskisi kadar haz alamaz olduk.
Çünkü;
Otel sayısı arttı kimse buna teknik, estetik ve istatistik anlamda itiraz etmedi, dur deme kudreti göstermedi. Otel sayısı az, yeterli değil diyen neye ve hangi dayanağa göre bunu söyler anlayabilmiş değilim.
Sizde biliyorsunuzki bu hem pastanın daralmasına hemde mevcut adr (Günlük ortalama oda başı ücret) ında düşmesine sebep oluyor,
yayınlanan ve kurumlarca açıklanan istatistiki verilerinde mevcut pazarda reel olmadığını herkes biliyor. Hal böyle olunca da önce giderler yükseliyor bu yükselen giderin baş düşmanı olarak gösterilen personel maliyeti ve onunda kalifiyelisi başı çekiyor. Oysakı şaşalı yapılan otel mülklerinin içini kalifiye, yetişmiş diplomalı arkadaşlarla doldurmadıktan sonra o efsanevi yapılarda büyüsünü yitiriyor.
Kalıfıye elemanlar ya sanslı olup bir otel ve mekanda uzun yıllar idarecilik yapıyor, cesur ve önceliği kariyer olanlar yurtdışına gidiyor çoğu sektörü bırakıyor yada acentalara kacıyor. Geride kalan kitle ise haline tamah edip eldeki zor kadroyla günü kurtarmaktan başka çare bulamıyor.
Genel müdür kadroda zorlanırken, satışları desteklemek adına satış farklılığını anlatacak arguman bulmayı bırakın hergun acentalardan aldığı şikayetleri bertaraf etmekle uğraşıyor. Personel sirkülasyonu artıyor, bu ciddi bir maliyet kaybı oluştururken bir yandanda gelen sürekli misafir kitlesinin elinden kaçmasına sebeb oluyor.
En bilinen en kalitesıne güvendiğiniz yerlerin işi daha zor çünkü beklenti yüksek olduğu için ya maliyetten ödün vermeyip karlılıkta artış yaşayamazken bazılarıda tasarruf tedbirleriyle beklenenden uzaklaşan bir noktaya gidiyor. Buda kalite denen olgunun altına dinamit gibi yerleşiyor
Evet dostlar yeni bir döneme giriyoruz Covid dönemi öncesi kafamda tasarlamaya başladığım kalite konusu, Covid-19 sürecinin belirsizliği, devletin kısıtlı imkanlarla destek veriyor olması, Bankaların tatminkar kredİlerle destek vermemesİ daralan sektörü yukarda yazdıklarımla bütünleştirip iyice dibe sürükleyen bir noktaya itiyor. Tabiki istisnalar ve güzel Örnekler hergün artsada, buna direnebilecek finansta işletmeler olsada bizde mutlu olsak ama artacagına azalması gerçekten bizleri cok üzüyor.
Pazarın darlıgı gelen kitlenin vasatlığını burada ayrıca tarife gerek yok olay bildiginiz üzere siyası noktalara dayanmakta ve gereksiz ama zaten coğumuzun patron otelciliği yaşadığı şu günlerde birde konuyu bu daralan pazar üzerinden anlatmak lafı güzaf olacak…
Sizlere ileteceğim en olumlu konu şu artık iletısım cağında Hotel Gazetesi sayesınde birbirimize daha kolay ulaşabilir daha paylaşabilir olduk yazılarımı sizlerle paylaştıkları icin teşekkürler