İşletmenizde herhangi bir konuda çalışanların eğitime ihtiyacı olduğunu tespit ettiniz. Hemen ilgili yöneticilerle bir toplantı düzenleyip bu konuda profesyonel destek almak üzere bir firma bulmaya karar verdiniz ve araştırmaya başladınız. Konuyla ilgili birkaç firmayla görüşüp bir tanesiyle anlaştınız ve sırada eğitim takvimini belirlemek var.
Burada çözüm bulunması gereken ikinci sorunla karşı karşıya kalırsınız.
Operasyonu etkilemeden, bütün çalışanları veya hedef departmanı bu sürece nasıl dâhil edebiliriz? Çoğunlukla bu sorunun cevabını bulmak zordur. Çalışan sayılarının operasyonu yürütebilmek için mümkün olan en az sayıda tutulması nedeniyle eğitim takvimi, planlanması ve eğitimlerin verilmesi zor bir matematik problemini çözmeye benzeyebilir.
Devam edelim…
Ne yapıp ettiniz ve hedef çalışanların tamamını olmasa da bir kısmını bu eğitim planına dahil edebildiniz. Verimli bir eğitim oldu. Bununla birlikte takip eden birkaç haftada bazı nedenlerden katılımcılardan birkaçı işyerinizden ayrıldı ve istihdam ettiğiniz yeni personelde benzer eğitim ihtiyacı ortaya çıktı.
Böyle bir durumda yöneticinin kendisini en başa geri dönmüş ve hiçbir ilerleme sağlayamamış hissetmesi ve bu durumdan şikayet etmesi çok doğaldır.
Eğitimle ilgili benzer bir serzeniş, yeni neslin veya sektörde çalışmak üzere yeni istihdam edilen kişilerin iş bilgilerinin zayıf olduğudur. “Maalesef sektör deneyimli personelini kaybetti” sözü gerçektir. Ancak bundan yakınmak yerine turizm yöneticilerinin durumu kabul ederek bunu nasıl çözebileceklerine odaklanmaları gerekir.
Turizm işletmelerinde çalışan kişilerin eğitimi ve bunu karşılamaya yönelik yapılması gerekenler sadece devletin sorumluluğunda mıdır? Gelişmiş ülkelerde işletmeler bu konuda ne gibi çözümler buluyor?
90’lı yılların sonlarında henüz bir lise öğrencisiyken yaz tatilinde harçlığımı çıkarmak için bir fast food restoranında çalışmaya başlamıştım. Henüz iş yeri, işletme, yönetici, ast üst, çalışma saatleri, izin gibi çalışma hayatına ait temel bilgilere bile sahip olmadığım bembeyaz bir sayfaydım. Toplam 13-14 çalışan 2-3 supervisor ve 2 yöneticinin çalıştığı görece küçük bir işletme. Şu anda Türkiye’de şubesi bulunmayan bir Amerikan fast food restoranıydı.
Her gün işbaşı yaptığım sabah 8:00’den itibaren küçük bir odada bir saat kadar video kasetten eğitim almıştım. Bütün detaylarıyla yaptığımız işlerin videolarını hazırlamışlar ve nedenleriyle birlikte içerikte sunmuşlardı. Videolar hem iş bilgisi hem de davranış kalıplarıyla ilgili bilgiler içeriyordu. Kimsenin bana işi anlatacak vakti yoktu. Ama işi öğretecek birini bulmuşlardı. Video eğitim! Öğrencilik hayatım bitinceye kadar yazları ve bazen de kışları turizm tesislerinde çalışmaya devam ettim. Ancak o küçük fast food restoranında bana sunulan eğitim fırsatını daha sonra çalıştığım devasa tesislerin hiçbirinde bulamadım. Ve neredeyse uluslararası ve ulusal birkaç marka dışında hala böyle bir eğitim fırsatı sunabilen yok.
Teknolojinin günümüzde ulaştığı noktada eğitimin sadece çalışanları bir toplantı salonuna doldurarak yapılabileceği düşüncesi geçerliliğini yitirmiştir.
Bir çalışan işe başladığı andan itibaren gelişim fırsatları arar. İşini daha iyi yapabilmek, çalıştığı yeni işletmenin çalışma kültürüne uyum sağlayabilmek ve kendini geliştirebilmek açısından eğitime ihtiyaç duyar. Eğitim, işler zora girdiğinde değil her an ulaşılabilir olmalıdır.
Bu anlamda online eğitim sistemleri şirketlerin ihtiyaçlarını karşılayabilir. Her departmanda iç eğitmenler yetiştirilerek video eğitimler hazırlanabilir ve bu platformlarda çalışanlarla paylaşılabilir. Bu süreç yapılması gereken birkaç ön hazırlık dışında sanıldığı kadar da zor değildir.
Araştırmalar, Y ve Z kuşağı diye adlandırılan yeni nesil çalışanların öğrenme alışkanlıklarını internet üzerinden sağladıklarını, zaman ve mekan koşullarına bağlı kalmadan öğrenmeyi kendi öğrenme hızlarına ve isteklerine göre şekillendirdiklerini göstermekte. Gelişmiş ülkelerde şirketler, online platformlar üzerinde sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, video konferans, video sunum gibi eğitimi destekleyici teknolojilere yatırım yaparak çalışanların gelişim faaliyetlerini destekliyor.
Sonraki yazımda işletmeler için online eğitim ve eğitim içeriği konusunu detaylı bir şekilde ele alacağım.
Yılmaz ALTUNTAŞ
Corendon Hotels Grup Eğitim ve Gelişim Müdürü