Anayasa Mahkemesi Bakanlığa Dur Dedi: “Otel Kapatmak Hukuka Aykırı!”
Turizm Sektöründe Sessiz Bir Kriz: Ruhsatsızlık Gerekçesiyle Kapatmalar Artıyor
Turizm sektöründe zor günler yaşanıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın belediyelere gönderdiği tebligatlar doğrultusunda, işletme belgesi almayan otellerin kapatılması süreci hız kazandı. Sektörde büyük bir belirsizlik hakimken, konuyla ilgili görüşlerini sorduğumuz Turizm Otel Danışmanı Sait Keser, önemli açıklamalarda bulundu.
Keser, hem bilinmeyenleri aydınlattı hem de yaşanan sürecin hukuksuzluk boyutuna dikkat çekti.
“Başlangıçta İyi Niyetle Hazırlandı, Sonra Ranta Dönüştü”
Sait Keser yaptığı değerlendirmede, uygulamaların başlangıçta turizmde kalite standartlarının yükseltilmesi amacıyla hazırlandığını belirtti:
“Her şey, turizm niteliklerinin artırılması ve kalite standartlarının yükseltilmesi amacıyla bakanlık bürokratlarınca özenle hazırlandı. Ancak süreç farklı rant ve amaçlara yönelmeye başladı.”
“MÜZDEF Bir Haraç Mekanizmasına Dönüştü”
Keser, sonrasında getirilen zorunlulukları da eleştirerek şu ifadeleri kullandı:
“Ortada hiçbir şey yokken bir anda MÜZDEF ile müzik lisans belgesi alma zorunluluğu getirildi. Ardından sürdürülebilirlik belgesi istendi. Sürdürülebilirlik belgesi, tesislerde yazılı ve işlemsel özellikleri artırmak için güzel bir uygulamaydı ama sadece çöp kovalarını ayrıştırmaya döndü.”
Üstelik belgelerin, oteller görülmeden, kontroller yapılmadan belirlenmiş firmalar tarafından yalnızca posta yoluyla gönderildiğini vurgulayan Keser, işletmelerin “komik bir evraka komik paralar” ödediğini söyledi.
“TGA Katılım Payı: Ne Olduğunu Hâlâ Bilmiyoruz”
Keser, sektörde anlam verilemeyen uygulamalardan birinin de TGA (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı) katılım payı olduğunu belirtti:
“TGA katılım payı alınmaya başladı. Hâlâ anlamış değiliz, ne işe yarıyor?”
Beklentilerinin sektöre destek verilmesi olduğunu hatırlatan Keser, bakanlığın beklenmedik şekilde otellere kapatma yazıları göndermeye başladığını da sözlerine ekledi.
“Bakanlık, Belediyelerin Yetkisini Alarak Hata Yapıyor”
Bakanlığın, belediyelerin kontrol yetkisini ellerinden alarak sektörü tek elden yönetme isteğinin büyük bir hata olduğunu belirten Keser, Kartalkaya yangını örneğini vererek merkeziyetçi yapının kriz anlarında başarısız olduğuna dikkat çekti.
Anayasa Mahkemesi’nden Net Karar: “Yetki Bakanlığa Verilemez!”
Sait Keser, Anayasa Mahkemesi’nin 2021/100 Esas ve 17.10.2024 tarih, 174 sayılı kararına vurgu yaparak şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi, bakanlığa verilen yetkinin hukuk devleti ile bağdaşmadığını ve düzenlemelerle sınırlandırılamayacağını vurguladı.”
Mahkeme kararıyla yatırımcıların teşebbüs haklarına aykırılık tespit edildiğini belirten Keser, mağdur edilen işletmelere yönelik yazılı bildirimlerin belediyelere bir an önce gönderilmesi gerektiğini savundu.
Federasyonlar ve Dernekler Nerede? Sektör Yalnız Bırakıldı!
Sait Keser, sektördeki federasyonlar ve derneklerin konuya sessiz kalmasını sert bir dille eleştirdi:
“Ne yazık ki, sektörümüzün temsilcisi olan otel dernekleri ve federasyonlardan bir kişi bile çıkıp ‘Bu uygulamalar nedir?’ diye soramadı. Sektör sahipsiz bırakıldı.”
Keser, bu sessizliğin, sektörün daha da zor durumda kalmasına neden olduğunu ve işletmelerin kendi hak mücadelesini bireysel olarak yürütmek zorunda kaldığını ifade etti.
Bakanlığa Uyarı: “Ciddi Tazminatlarla Karşı Karşıya Kalabilirsiniz”
Özellikle Anayasa Mahkemesi’nin verdiği yürütmeyi durdurma kararına dikkat çeken Keser, bakanlığın hukuksuz uygulamalar nedeniyle çok ciddi tazminat yüküyle karşı karşıya kalabileceğini belirtti:
“Bakanlık, uyguladığı yanlış işlemler nedeniyle çok ciddi tazminat ödemeye hazır olmalıdır. Şu anda bile yüzlerce dava dosyası mahkemeleri meşgul etmeye başladı.”
Bundan Sonra Ne Olacak? İşletmeler Ne Yapmalı?
Keser, sürecin detaylarını da paylaştı:
– Devam Eden İşletmeler: Henüz kesinleşmeyen ruhsatlar tekrar iade edilmek zorunda. Resmî Gazete’de yayımlanmasıyla süreç başlayacak.
– İptali Kesinleşen Ruhsatlar: Dava açılması gerekiyor. Mahkemeler yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle aynı gerekçeyle red kararı veremeyecek.
– Haksız Yere İptal Edilen Ruhsatlar: İşletmeler zararlarını belgeleyerek yerel idareye ve bakanlığa karşı tam yargı tazminat davası açabilecekler.
Keser sözlerini şu çağrıyla tamamladı:
“Ben ve ekibim, mağdur olmuş tüm otelci meslektaşlarıma yardımcı olmak için elimizden geleni yapmaya hazırız. Konuyla ilgili sorusu olan otelci dostlarım bana [email protected] adresinden ulaşabilirler.”
Sektör Dayanışması Şart!
Son olarak tüm meslektaşlarına hayırlı işler ve bereketli bir sezon dileyen Keser, sektörün birlik içinde hareket etmesi gerektiğini vurguladı:
“Bakanlıkta ‘ben ne dersem o olacak’ mantığının sonlandırılması gerekiyor. Turizm sektörü, artık daha fazla mağduriyet yaşamamalı.”
Not: Röportajda atıfta bulunulan Anayasa Mahkemesi 2024/174 sayılı kararı ekte yer almaktadır.
